İnsan dünyaya sadece yemek, içmek, koynuna birini alıp yatmak için gelmiş olamazdı. Daha büyük ve insanca bir sebep lazımdı. “Sabahattin Ali”
Hayat yemek, uyumak, küçücük bir gölde yaşamak değil. “Samed Behrengi”
Fakat pek çok insan yalnızca yemek için yaşıyor; yaşamak için yiyen insan pek yok. “Osho”
Midesine düşkün olan kimseyi iki gece uyku tutmaz. Biri midesinin boş olduğu, diğeri de çok dolu olduğu gece. “Sadi”
Günümüzde insanlar yediği yemeklerin fotoğraflarını sosyal medyadan paylaşıyorlar. Önce yemek fotoğrafı paylaşılır mı diye sorguluyoruz sonra ise ayıp olmasın diye beğeniyoruz. Peki sen beğenirsen, ben beğenirsem bu da o insanlarda daha çok paylaşma duygusu oluşturmaz.
Yemek koyulurken, bu kadar yeter dedikten sonra mutlaka bir kaşık daha yemek koyan kişiye anne denir. Ve o her şeye değerdir. “Oğuz Atay”
Önce ağzınıza zehir akıtırlar, sonra da, bir şey yemek ister misin? diye sorarlar. “Dostoyevski”
Yaşamak için yiyoruz, yemek için yaşamıyoruz. –Hipokrat”
Güzel bir yemek yiyenden çok hazırlayanı mutlu eder.
Nice balık vardır ki su içinde her şeyden eminken boğazının hırsı yüzünden oltaya tutulmuştur. “Hz. Mevlana”
Hayatta yalnız yemek yemek kadar kötüsü yoktur. “Nil Karaibrahimgil”
Beraber yenen bir yemek insanları bir araya getirir. Dökülür içler. Sonra bütün dertleri götürür.
Zenginin köpeğine verdiği yemeği bulamayan fakir insanların olduğu bir dünyada yaşıyoruz.
Çok yeme ağacı diken adam, hastalık meyvesi toplar. “Mehmet Ali Bulut”
Doktora ihtiyaç olmaması için ne yapmak gerekir? Az yemek, az uyumak, az konuşmak ve herkesle düşüp kalkmamak. “İbn-i Sina”
İnsanlara yemek yeme tarzlarından dolayı sonradan görme demeyin. Sonradan görme yoktur, zamanında görememiş vardır.
Bazı insanlar yemek ve içmekten başka hiçbir şey düşünmüyor gibi. “Goethe”
Yemekte ve içmekte dengeli hareket etmeyenler, kendilerinin düşmanıdır. “Hz. Ali”
Bekar bir adam asla pişirmesi yemesinden uzun süren bir yemek hazırlamaz. “Murat Menteş”
Sular yükselince balıklar karıncaları yer, sular çekilince de karıncalar balıkları. “Afrika Atasözü”
Çok yemek yemek hastalığa davetiye göndermektir.
Kimi stres olunca çok yemek yer, kimi stresi atlatınca.
İnsanoğlu yediklerini dörtte biri ile yaşar. Kalan dörtte üçü ile de doktoru geçindirir. “Mısır Atasözü”
Çok yeme, sıcak yeme, çok çiğne. “Lokman Hekim”
Mide dolunca fikir uyur, hikmet ölür ve azalar durur. “Lokman Hekim”
Öküzlerle domuzlar konuşabilselerdi konuları hep ot ve yem üzerine olurdu. Mideleri için yaşayan insanların da onlardan farkı yoktur. –Epiktetos”
Yaşam bizim için meçhuldür. Bilebildiğimiz tek şey, bu dünyaya yemek ve olabildiğince uzun yaşamak için geldiğimiz. “Richard Bach”
İnsan insan mıdır, yalnızca yiyip içmek ve uyumakla geçiriyorsa hayatı? “William Shakespeare”
Yemeklerin en kötüsü, tokların çağrıldığı, açların çağrılmadığı düğün yemeğidir. “Hadis”i Şerif”
Az yemek seni taşır, çok yemeği sen taşırsın. “Hz. Ali”
İştah yemekle gelir, fakat susuzluk içmekle gider. – François Rabelais”
İnsanoğlu dünyaya yemek için gelmişse, insan değildir. Çünkü dünyada yemek için yaşayan, hayvandır. “İmam Gazali”
Aça dokuz yorgan örtmüşler, gene de uyuyamamış. –Atasözü”
Karnı açlardan ziyade, kalbi açlara acırım. “Cenap Şahabettin”
Sevginin olduğu bir sofrada ot yemek, nefretin olduğu bir sofrada kızarmış bir öküzü yemekten evladır. “Hz. Süleyman”
Yemek pişirmek eski tavalar ile öğrenilir. “Alman Atasözü”
Belki de sevmek, birinin sesini yemek istemek gibi bir şey. “Ahmet Batman”
Kabristan; bir ibretlik yer idi; ne kapı vardı giresi, ne yemek vardı yiyesi, ne ışık vardı göresi. “İskender Pala”
Yemek yerken utanan köylü çok gördüm. Ayıpmış gibi yemek yiyorlardı. Sonra sofrasındaki ıstakozu ağzını açmadan kibarcasına, martıdan daha çabuk tüketen beyler de gördüm. Kibarlığına kibar yiyorlardı. Ağızlarını şapırdatmadan, yalnız çenelerini oynatarak. Ama o çeneye biraz dikkat etsen korkardın. Çene değil makine. Makine değil değirmen. “Sait F. Abasıyanık”
Yemek yapmak sanatların en güzeli ve kusursuzudur. Beş duyumuzu birden harekete geçirir, hatta bir duyumuzu daha uyandırır elimizden geleni ortaya koyma ihtiyacımızı. En sevdiğim tedavi budur. “Paulo Coelho”
Anneler yemeği yedirirken ya çabuk ye koluma bir ağrı girdi derler, yada yemezsen kardeşine vereceğim derler.
İnsan, başkasının hayırseverliğine muhtaç olunca başını sokacak bir yuvayla bir lokma yemek de kıymete biner. Kafesteki kuş verilen yem için minnettardır ama özgürce uçmak ister; kaçıp gidince de yemini özler. “Carlos Fuentes”